9 Mart 2009 Pazartesi

Babies gender my be change by agricultural drugs Tarımsal ilaçlar bebeğin cinsiyetini değiştirebiliyor

Drugs that unconsciously employed with agricultural area,effection cancer,sterility and other illnes.Remainder on vegatable and fruıt also can be effect babies gender in future time.According to Agean University drug devolop managerProf Dr Işık Tuğlular,because of agrıcultural drugs look lıke female gender,not chancing mother uterus so this condotion can be prevent male kind population,that way latest 20 years female populatin increasing 20 % at the wörld both of them people and plants.According to Prof Dr Nafiz Delen,10 kind mostly employed agricultural drugs ,5 piece were made cancer,4 piece were efficient breeding organ,8 kind drugs will be effect underground water,and will be damage air ,will be make effect air pollution.Drugs which using Aurepan Countries,generally low toxic and dont damage enviroment,so dont effect humans and undergrand water

Tarımda bilinçsizce kullanılan ilaçlar,kanserden kısırlığa birçok hastalığa neden oluyor.Türkiyede zirai ilaçların zararlarına karşı vurdumduymazlığın devam ettiğini belirten uzmanlar meyva ve sebzelerdeki ilaç kalıntılarının bebeklerin cinsiyetini bile değiştirebildiğini vurguluyor.Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi İlaç geliştirme Merkezi müdürü Prof Dr Işık Tuğlular pestistlerin (zirai ilaç) dişi cins hormonlara benzemesi sebebiyle ana rahmindeki emriyonun erkekleşemediğine dikkat çekiyor.genellikle ilk anda dişi hüviyette olan embriyonun ,hormonların harakete geçmesiyle erkeğe dönüştüğünü anlatan Tuğlular"Pestistler yüzünden embriyo erkekleşemiyor,tabiri caizse erkek olarak dünyaya gelmesi engelleniyor.Buda insan ve birçok hayvan türünde son 20 yılda dişi sayısını önemli oranda artırdı" diyor.EÜ Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof Dr Nafiz Delende 2007 de en çok kullanılan 10 tarım ilacının5 inin kanser yaptığını,4 ünün üreme organlarını etkilediğini ,8 inin yeraltı suları ve havayı kirlettiğini belirtiyor.Türkiyede ilaç artıkları konusunda bilinçlenme olmadığını söyleyen Delen e göre,AB ülkelerinde kullanılan ilaçlar genellikle düşük zehirli ve doğa dostu,bu sebeple insanları ve yeraltı sularını çok etkilemiyor.

4 yorum:

Adsız dedi ki...

İlacın Zararsızı mümkünmü?Tıbbi olarak bile kullandığımız ilaçların çoğu faydası kadar yan etkisi ile zarar verebiliyor.O halde çözüm ne desek;Herşeyin doğalını üretmek az üreteceğiz, israf yapmayacağız,daha pahalı tüketeceğiz,ancak üretende kazanacak,tüketende sağlıklı olacak...Baldada böyle...Vatandaş 10-15 tl ye bal yerse bunun şeker olduğunu bilecek.GOCUNMAYACAK.en ucuz kaliteli balın 35-40 tl den aşağı alınıp satılamayacağını bilecek.Peki bilmezse,Öğrenecek.Öğrenmezsede diyeceğimiz yok.Sonucuna katlanacak.Ucuz etin karası bol olur.Bunu unutmayacak.Arıcı 07 Hayati İNAL

ali yener dedi ki...

ilhami bey maalasef ülkemizde üniversitelerimizden mezun olan ziraat mühendislerinin yaptığı tek şey ilaç firmalarının ürünlerini pazarlamak bir ülkenin en değerli varlığı olan toprakları bilincsizce kirleterek ihanet etmektedir ziraat mühendislerinden ümidimizi kestik inşallah biz çiftciler bilincli hareket ederek ilaç kullanımını sıfıra indiririz son yapılan araştırmalarda artık tarımsal ilaç kalıntılarının anne karnındaki bebeğe bile ulaşmış olması

Mehmet Gündoğdu dedi ki...

zırai ilaçların 75 türü yasaklandı
ama türkiyede buna uyulurmu bilmem uyulsada stokdaki ilaçlar bizi zehirlemeye yeterde artar bile ben bu konuda çok karamsarım de diyim

İlhami Uyar dedi ki...

Saygıdeğer Ali bey,bizim yaşamış olduğumuz olay,tarlamızda fenni gübre denilen amanyum nitrat,fosfat ve azotlu gübrelerden kullanmama kararı aldık,inanın 3 yıl uğraş verdik,doğal hayvan gübresi kullanmaya başladıktan sonra tarla 3 yılda kendine geldi,şu an normal veriminde,bu süre zarfında tarlada yabani ot,karınca,yılan ,bıldırcın,keklik ve diğer hayvanlardan eser kalmadı ,gerisini siz düşünün,tahribatın boyutlarını pek bilemiyoruz ama ileride bizlere zarar olarak döneceği muhakkak,gezerken civarımda gözlemlediğim konu hayvan gübresi kullanılan arazilerde bal verimi ,yonca,korunga verim açısından çok ilerde,bu olay bile tehlikenin boyutlarını çizmeye yeter sanırım.Çocularımızın geleceğini kurtarma açısından çevremize özen göstermemiz gerektiğine inanıyorum.